Omuzlar, günlük yaşamda en çok kullandığımız eklemlerden biridir. Kollarımızı kaldırırken, uzanırken veya herhangi bir yük taşırken omuz kaslarımız ve tendonlarımız aktif olarak çalışır. Ancak zamanla aşırı kullanım, tekrarlayan hareketler veya yapısal sorunlar nedeniyle omuz ekleminde sıkışma meydana gelebilir. Omuz sıkışması sendromu, hareket sırasında kas ve tendonların kemik yapılar arasında sıkışarak İnflamasyona ve ağrıya yol açan yaygın bir rahatsızlıktır. Başlangıçta hafif ağrı ve hareket kısıtlılığıyla kendini gösteren bu durum, ilerleyen dönemlerde daha ciddi sorunlara yol açabilir.
Güven Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Serkan İltar, omuz sıkışmasının nedenlerini, belirtilerini, kimlerde görülebileceğini ve tedavi yöntemlerini anlattı.
Omuz sıkışması sendromu, omuz eklemi çevresindeki kas, tendon ve bağ dokularının sıkışması sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Omuz bölgesinde yer alan rotator manşet kasları ve bunları saran tendonlar, akromiyon adı verilen kemik yapının altında dar bir alanda hareket eder. Zamanla tekrarlayan hareketler, aşırı kullanım veya yapısal darlık nedeniyle bu dokular sıkışır ve iltihaplanma, ağrı ve hareket kısıtlılığı gelişir. Günlük aktiviteleri, özellikle baş üstü hareketleri yapmayı zorlaştıran bu durum, erken dönemde tedavi edilmezse kronikleşerek daha ciddi hasarlara yol açabilir.
Omuz sıkışması sendromunun en yaygın nedenlerinden biri, omuzun aşırı kullanımıdır. Özellikle sporcular, ağır yük taşıyanlar ve tekrarlayan baş üstü hareketleri yapan kişilerde daha sık görülür. Yüzme, tenis, voleybol gibi sporlarla uğraşan bireyler ve mesleği gereği omuzlarını sürekli aktif olarak kullanan kişiler risk altındadır. Bunun yanı sıra yaşlanmayla birlikte omuz eklemindeki yumuşak dokuların elastikiyetini kaybetmesi de sıkışma riskini artırır. Omuz sıkışmasının diğer nedenleri arasında omuzda meydana gelen travmalar, postür bozuklukları, anatomik darlıklar ve iltihaplanmalar yer alır. Omuz bölgesinde gelişen kireçlenme, tendon dejenerasyonu ve eklemdeki sıvı miktarının azalması da zamanla sıkışma sendromuna yol açabilir.
Omuz sıkışmasının en belirgin belirtisi, özellikle baş üstü hareketlerde ortaya çıkan ağrıdır. Bu ağrı başlangıçta hafif seyredebilir ancak zamanla şiddetlenerek günlük yaşamı olumsuz etkileyebilir. Gece ağrıları sık görülür ve kişi omzunun üzerine yatmakta zorlanabilir. Hareket kısıtlılığı, güç kaybı ve omuzda takılma hissi de sık karşılaşılan belirtiler arasındadır. Kollar yukarı kaldırıldığında veya arkaya doğru götürüldüğünde ağrının artması tipiktir. İleri vakalarda, omuz kaslarının zayıflaması ve tendonların yırtılması gibi ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Tedavi sürecinde ilk hedef, ağrıyı azaltmak ve İnflamasyonu kontrol altına almaktır. Bunun için genellikle istirahat, soğuk uygulama ve ağrı kesici ilaçlar önerilir. Omuz hareketlerini kısıtlayan aktivitelerden kaçınmak, erken dönemde iyileşmeyi destekler. Fizik tedavi, omuz sıkışması tedavisinde büyük önem taşır. Omuz kaslarını güçlendiren ve esnekliği artıran egzersizler, omuz ekleminin daha sağlıklı bir şekilde hareket etmesini sağlar. Manuel terapi, ultrason ve elektroterapi gibi yöntemler de fizik tedavi sürecine dahil edilebilir. İleri derecede sıkışma durumlarında veya tendon hasarı geliştiğinde kortikosteroid enjeksiyonları ve cerrahi seçenekler gündeme gelebilir. Artroskopik cerrahi ile sıkışmaya neden olan dokular temizlenerek omuzun rahatlaması sağlanabilir.
Bu rahatsızlık genellikle omuzunu yoğun olarak kullanan bireylerde görülür. Sporcular, inşaat çalışanları, boyacılar, kuaförler ve sürekli baş üstü hareketler yapan meslek grupları risk altındadır.
Ayrıca yaş faktörü de önemlidir; 40 yaşın üzerindeki bireylerde tendon yapısındaki değişimler ve eklem sıvısının azalması nedeniyle omuz sıkışması daha sık görülür. Omuzda daha önce yaralanma geçirmiş kişiler ve duruş bozukluğu olan bireyler de risk grubundadır.
Omuz sıkışmasını önlemek ve mevcut semptomları hafifletmek için belirli egzersizler oldukça etkilidir. Omuzun hareket açıklığını artıran, kasları güçlendiren ve esnekliği destekleyen hareketler düzenli olarak yapıldığında iyileşme sürecine katkı sağlar. Duvar yürüyüşü, kol sarkıtma egzersizleri, direnç bantlarıyla yapılan hareketler ve omuz rotasyon egzersizleri sıkışma sendromu için önerilen temel hareketlerdir. Ancak egzersizler, bireyin durumuna uygun olarak fizyoterapist veya doktor önerisiyle belirlenmelidir. Yanlış yapılan hareketler omuzda daha fazla hasara yol açabilir. Omuz sıkışması, erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınabilen bir rahatsızlıktır. Omuz sağlığını korumak için düzenli egzersiz yapmak, postürü düzeltmek ve aşırı yüklenmeden kaçınmak önemlidir. Eğer omuz ağrınız geçmiyor ve günlük aktivitelerinizi kısıtlıyorsa, bir uzmana danışarak tedavi sürecinizi başlatmanız faydalı olacaktır.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.