Alzheimer hastalığı, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen, ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır. Yaşla birlikte görülme sıklığı artan bu hastalık, hafıza kaybı, bilişsel işlevlerde gerileme ve yaşam kalitesinde ciddi düşüşe neden olur. Son yıllarda yapılan çalışmalar, beslenme düzeninin Alzheimer hastalığının riskini azaltmada ve ilerlemesini yavaşlatmada önemli bir role sahip olduğunu ortaya koymuştur. Sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlıkları, hem hastalığın önlenmesi hem de Alzheimer hastalarının yaşam kalitesini artırmak için kritik bir faktördür.
Güven Çayyolu Cerrahi Tıp Merkezi Beslenme Bölümü'nden Uzm. Dyt. Melis Bengisu Demirci, alzeimer hastalığında beslenmenin rolünü anlattı.
Alzheimer hastalığının kesin nedeni tam olarak bilinmese de, bazı risk faktörlerinin hastalığın gelişiminde önemli rol oynadığı bilinmektedir. Bunlar arasında:
Beslenme, Alzheimer hastalığıyla mücadelede önemli bir yere sahiptir. Özellikle bazı vitaminler, mineraller ve besin öğeleri, beyin sağlığını koruyarak hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir.
Omega-3 Yağ Asitleri: Omega-3 yağ asitleri, beyin sağlığı üzerinde koruyucu bir etkiye sahiptir. Yapılan araştırmalar, haftada en az bir kez balık tüketen bireylerde Alzheimer riskinin yüzde 60 oranında azaldığını göstermektedir. Balık yağında bulunan EPA ve DHA gibi sağlıklı yağ asitleri, amiloid beta birikimini azaltarak sinir hücrelerini korur.
Vitaminler ve Antioksidanlar:
Akdeniz diyeti, Alzheimer hastalığına karşı en çok önerilen beslenme modellerinden biridir. Bu diyet; meyve, sebze, tam tahıllar, baklagiller, kuruyemişler, zeytinyağı ve balık gibi sağlıklı besinleri temel alır. Akdeniz tipi beslenmenin özellikleri şunlardır:
Akdeniz diyeti, sadece Alzheimer hastalığına karşı koruyucu olmakla kalmaz; kalp hastalıkları, diyabet ve kanser gibi diğer kronik hastalıkların riskini de azaltır. Bu beslenme modelinin, sağlıklı yaşam boyunca sürdürüldüğünde maksimum fayda sağladığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Alzheimer hastalığının ilerleyen evrelerinde beslenme sorunları farklı şekillerde kendini gösterir.
İlk Evre: Bu dönemde hastalar, yemek yapmayı unutabilir veya alışverişte eksiklikler yapabilir. Depresyon ve çevreye karşı ilgisizlik nedeniyle iştah kaybı sık görülür.
Orta Evre: Orta evrede hastalar, yemek yemeyi unutabilir veya aynı öğünü iki kez tüketebilir. Çiğneme ve yutma güçlüğü başlar. Ayrıca, besin olmayan maddeleri yeme veya başkasının tabağından yemek gibi davranış bozuklukları görülebilir.
İleri Evre: Bu dönemde hastalar tamamen bakım verenlere bağımlıdır. Besinleri tanıyamaz, ağızlarını açmakta zorlanır ve çiğneme fonksiyonlarını kaybederler. Yutma güçlüğü nedeniyle tüple beslenme gerekli hale gelebilir.
Alzheimer hastalığı, dünya genelinde yaşlanan nüfusla birlikte giderek artan bir sağlık sorunudur. Ancak sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeni, hastalığın riskini azaltmada ve ilerlemesini yavaşlatmada önemli bir rol oynar. Omega-3 yağ asitleri, A, B, D ve E vitaminleri gibi besin öğeleri, beyin sağlığını destekleyerek Alzheimer’a karşı koruyucu bir etki sağlar.
Özellikle Akdeniz diyeti gibi sağlıklı beslenme modelleri, yaşam boyu sürdürüldüğünde hem Alzheimer hastalığına karşı hem de genel sağlığı destekleyici güçlü bir araç olarak karşımıza çıkar. Alzheimer hastalarında beslenme sorunlarını anlamak ve bu sorunlara yönelik çözümler üretmek, hastaların yaşam kalitesini artırmak için hayati öneme sahiptir.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.